Ceza HukukuMakalelerimiz

Uyuşturucu Kullanma Suçu ve Cezası

Uyuşturucu veya uyarıcı maddenin kullanmak için satın alınması, kabul edilmesi ve bulundurulması suçu açısından da korunan hukuksal yararın “genel sağlık” olduğu söylenebilir. Bu suç, soyut tehlike suçu olduğu için, failin cezalandırılabilmesi için somut bir zarar veya tehlikenin ortaya çıkmasına gerek yoktur.

Bu yazımızda uyuşturucu kullanma ve cezasına ilişkin genel bilgiler paylaşılmış olup, hukuki uyuşmazlığınıza ilişkin detaylı bilgi için iletişim bölümündeki bilgilerden Çapa Hukuk Bürosu’na ulaşabilirsiniz.

Uyuşturucu Madde Kullanma Suçu Nedir? (TCK 191)

Kullanmak için uyuşturucu veya uyarıcı madde satın almak, kabul etmek veya bulundurmak ya da uyuşturucu veya uyarıcı madde kullanmak suçunun faili herhangi bir kişi olabilir. Bu suç, bizzat işlenebilen suç niteliğindedir. Bu yüzden de birlikte fail olma durumu uyuşturucu madde kullanma suçu yönünden geçerli değildir.

  • Satın alma; uyuşturucu veya uyarıcı maddenin bir bedel karşılığında başkasından devralınmasını ifade eder.
  • Kabul etme; uyuşturucu veya uyarımı maddenin bir bedel karşılığında başkasından devralınmasını ifade eder.
  • Bulundurma ise; uyuşturucu veya uyarıcı madde üzerinde fiili egemenlik ilişkisinin devam ettirilmesi anlamına gelir.

Bu anlamda, bulundurmanın süresi önemli değil ise de, burada kesintisiz bir suç söz konusu olduğu için, bulundurmanın belirli bir süre devam etmesi gerekir. Öte yandan, failin maddeyi mutlaka üzerinde bulundurması şart olmayıp, maddeyi istediğinde kolaylıkla ulaşabileceği ve üzerinde tasarruf edebileceği bir yer tutması da yeterlidir. Her ne kadar kanun maddesinde sadece belirli hareketler sayılmışsa da, Yargıtay uygulamasında, şahsi kullanım amacıyla uyuşturucu maddenin üretilmiş olması da TCK m.191 kapsamında değerlendirilmektedir.

Uyuşturucu Madde Kullanma Suçunun Cezası 2024

TCK m. 191/1’de; “Kullanmak için uyuşturucu veya uyarıcı madde satın alan, kabul eden veya bulunduran ya da uyuşturucu veya uyarıcı madde kullanan kişi”nin cezalandırılacağı öngörülmekte;” TCK m.191/2’de ise “Bu suçtan dolayı başlatılan soruşturmada şüpheli hakkında (…) beş yıl süreyle kamu davasının açılmasının ertelenmesine karar verilir” hükmüne yer verilmektedir.

TCK m. 191/1’e göre; “Kullanmak için uyuşturucu veya uyarıcı madde satın alan, kabul eden veya bulunduran ya da uyuşturucu veya uyarıcı madde kullanan kişi, iki yıldan beş yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır.”

TCK m. 191/10’a göre ise; “Birinci fıkradaki fiillerin; okul, yurt, hastane, kışla veya ibadethane gibi tedavi, eğitim, askerî ve sosyal amaçla toplu bulunulan bina ve tesisler ile bunların varsa çevre duvarı, tel örgü veya benzeri engel veya işaretlerle belirlenen sınırlarına iki yüz metreden yakın mesafe içindeki umumi veya umuma açık yerlerde işlenmesi hâlinde verilecek ceza yarı oranında artırılır.”

Kullanmak İçin Uyuşturucu Madde Bulundurma Suçunun Şartları

Suçun maddi unsurunu oluşturan hareketler, uyuşturucu veya uyarıcı maddeyi kullanmak için “satın alma”, “kabul etme” veya “bulundurma” ya da maddeyi “kullanmak” biçiminde seçimlik olarak belirtilmiştir. Suçun maddi unsurunu oluşturan hareketler seçimlik olarak sayıldığından, bunlardan yalnızca birinin veya birkaçının bulunması, suçun oluşması bakımından önemsizdir. Kullanmak amacıyla uyuşturucunun imal edilmesi veya bitkinin yetiştirilmesi gibi durumlar da, kastın kullanmaya yönelik olması şartıyla, bulundurma kapsamı içerisinde ele alabilir.

Satın alma, kabul etme veya bulundurmanın “kullanmak için” olması gerektiğinden, bu suç ancak özel kasta işlenebilir. Uyuşturucu veya uyarıcı madde kullanmak açısından ise, genel kast yeterlidir. Failin söz konusu maddenin uyuşturucu veya uyarıcı niteliğini ve davranışının bu maddeyi vücuduna sokmak anlamına geldiğini bilmesi gerekir. Hatta bu hususlardaki olası kast da yeterlidir.

Uyuşturucu Madde Kullanma Suçunda Denetimli Serbestlik ve İhlal Durumu (TCK 191/3)

TCK m. 191/3’e göre; “Erteleme süresi zarfında şüpheli hakkında asgari bir yıl süreyle denetimli serbestlik tedbiri uygulanır. Bu süre Cumhuriyet Savcısının kararı ile üçer aylık sürelerle en fazla bir yıl daha uzatılabilir. Hakkında denetimli serbestlik tedbiri verilen kişi, gerek görülmesi halinde denetimli serbestlik süresi içinde tedaviye tabi tutulabilir.” Diğer bir deyişle, deneme süresi beş yıldır ve bu esnada, bir yıldan az olmayacak ve iki yılı aşamayacak bir süreyle, failin tedaviye tabi tutulması mümkündür. Şayet failin, erteleme süresi zarfında; a) kendisine yüklenen yükümlülüklere veya uygulanan tedavinin gereklerine uygun davranmamakta ısrar etmesi, b) Tekrar kullanmak için uyuşturucu veya uyarıcı madde satın alması, kabul etmesi veya bulundurması c) Uyuşturucu veya uyarıcı madde kullanması durumunda ise, ertelenen kamu davası açılacaktır. Dolayısıyla, faile bu durum savcı tarafından erteleme kararı verilmesi aşamasında bildirilmelidir.

TCK m.191/4 uyarınca kişinin, erteleme süresi zarfında;

a) Kendisine yüklenen yükümlülüklere veya uygulanan tedavinin gereklerine uygun davranmamakta ısrar etmesi,

b) Tekrar kullanmak için uyuşturucu veya uyarıcı madde satın alması, kabul etmesi veya bulundurması,

c) Uyuşturucu veya uyarıcı madde kullanması halinde, hakkında kamu davası açılır.

Bununla birlikte, kişinin tekrar kullanmak için uyuşturucu veya uyarıcı madde satın alması, kabul etmesi, bulundurması veya uyuşturucu veya uyarıcı madde kullanması durumunda ise sadece ertelenen kamu davası açılacak, buna karşılık bu yeni ihlallerden ötürü ayrı bir soruşturma ve kovuşturma yapılmayacaktır (TCK m.191/5). Buna karşılık, deneme süresinde vuku bulan ihlal nedeniyle kamu davasının açılmasından sonra, birinci fıkrada tanımlanan suçun tekrar işlendiği iddiasıyla açılan soruşturmalarda ikinci fıkra uyarınca kamu davasının açılmasının ertelenmesi kararı verilemez (TCK m.191/6). Nihayet şüpheli erteleme süresinde yükümlülüklere aykırı davranmaz ve yasakları ihlal etmezse, hakkında kovuşturmaya yer olmadığı kararı verilecektir (TCK m.191/7).

Cezanın Ertelenmesi ve/veya Adli Para Cezasına Çevrilmesi

TCK M.191/2’ye göre; “Bu suçtan dolayı başlatılan soruşturmada şüpheli hakkında 4/12/2004 tarihli ve 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun 171 inci maddesindeki şartlar aranmaksızın, beş yıl süreyle kamu davasının açılmasının ertelenmesine karar verilir.” Dolayısıyla bu suçu işleyen kişi bakımından kamu davasının açılmasının 5 yıl süreyle ertelenmesine karar verilecek ve suçu işleyen kişinin birtakım yaptırımlara tabi tutulması belirlenecek, aksi halde suç tekrardan gündeme gelecektir.

TCK m.191 kapsamında uyuşturucu madde satın alma, kabul etme, bulundurma veya kullanma sebebiyle suçun oluşması halinde, hapis cezası adli para cezasına çevrilemez.

Etkin Pişmanlık

Kullanmak için uyuşturucu veya uyarıcı madde satın alan, kabul eden veya bulunduran kişi, resmi makamlar tarafından haber alınmadan önce, bu maddeyi kimden, nerede ve ne zaman temin ettiğini merciine haber vererek suçluların yakalanmalarını veya uyuşturucu veya uyarıcı maddenin ele geçirilmesini kolaylaştırırsa hakkında cezaya hükmolunmaz. Suç ortaya çıktıktan sonra bildirimde bulunulursa etkin pişmanlık kapsamında m. 192/3 hükmü uygulanabilir.

TCK m. 192/4 uyarınca; “Uyuşturucu veya uyarıcı madde kullanan kişi, hakkında kullanmak için uyuşturucu veya uyarıcı madde satın almak, kabul etmek veya bulundurmaktan dolayı soruşturma başlatılmadan önce resmi makamlara veya sağlık kuruluşlarına başvurarak tedavi ettirilmesini isterse, cezaya hükmolunmaz. Bu durumda kamu görevlileri ile sağlık mesleği mensuplarının TCK m.279 ve TCK m.280 uyarınca suçu bildirme yükümlülüğü doğmaz.”

İlgili maddedeki koşulların gerçekleşmesi halinde “cezaya hükmolunmayacağı” belirtilmektedir. Bunun sonucu olarak, fail hakkında kamu davası açılacak, ancak mahkumiyet kararı verilmeyecektir. Bununla birlikte burada kişisel bir cezasızlık nedeni söz konusu olduğu için CMK m.171 çerçevesinde savcının kamu davası açmama konusunda takdir yetkisini kullanması da mümkündür.

Suç haber alındıktan sonra gönüllü olarak, suçun meydana çıkmasına ve fail veya diğer suç ortaklarının yakalanmasına hizmet ve yardım eden kişi hakkında verilecek ceza, yardımın niteliğine göre belli bir oranda indirilir.

Uyuşturucu Maddede Kişisel Kullanım Sınırı Nedir?

Uyuşturucu maddeler ile alakalı kişisel kullanım sınırı her bir uyuşturucu veya uyarıcı maddeye göre farklılık göstermektedir. Esrar bakımından kişisel kullanım sınırı ortalama 500 gramdır. Eroin ve kokain bakımından ise kişisel kullanım sınırı ortalama 25 gramdır. Birçok türevi olan haplar bakımından ise kullanım sınırı ortalama 75 gramdır.

Kişisel kullanım sınırı yine de olayın mahiyetine göre farklılık göstermektedir. Şunu da belirtmekte fayda vardır ki uyuşturucu maddenin ticarete konu edilmesi halinde kullanım sınırının ne kadar olduğuna dikkat edilmez.

Zamanaşımı ve Şikayet

Uyuşturucu maddenin kullanılmak amacıyla satın alınması, kabul edilmesi veya bulundurulması gibi haller şikayete tabi suçlar kapsamında yer almaz. Dolayısıyla bu suç yönünden herhangi bir şikayet süresi kanun nezdinde öngörülmemiştir.

TCK m.191 kapsamında uyuşturucu kullanma suçu bakımından dava zamanaşımı süresi 8 yıldır. Bu sebeple dava zamanaşımı süresinin geçmesiyle birlikte ceza davası açılmaz veya kamu davasının düşmesine karar verilir.

Suçun İspatı

Kullanmak için uyuşturucu veya uyarıcı madde satın alan, kabul eden veya bulunduran kişi bakımından kuşku oluşmayacak şekilde ispat konusu gündeme gelecektir. “Şüpheden sanık yararlanır ilkesi” gereğince şüpheye mahal verilmeyecek şekilde, bu suçu işlediğini düşünülen kişi yönünden ispat olgusu önem arz etmektedir. Eğer kişi bu suçu işlediği düşünülen kişi yönünden herhangi bir ispat gündeme gelemiyorsa, şüpheli hakkında kesin bir mahkumiyete yönelik kanaat oluşamıyor ve suçlama şüphe sınırında kalıyorsa soruşturma süreci takipsiz kalacaktır.

İlk Defa Uyuşturucu Madde Kullanımından Yakalandım, Ceza Alır Mıyım?

İlk kez uyuşturucu madde kullanımından yakalanan kişi hakkında TCK m.192/2 uyarınca 5 yıl süreyle kamu davasının açılmasının ertelenmesine karar verilecektir. Erteleme süresi içerisinde bu suçu işleyen kişi bakımından asgari bir yıl süreyle denetimli serbestlik tedbiri uygulanır. Dolayısıyla bu suç nedeniyle yakalanan kişinin, hakkında 5 yıl süreyle erteleme kararı verilmesi ve denetimli serbestlik tedbirini de uygulaması halinde herhangi bir cezai yaptırım gündeme gelmeyecektir.

Uyuşturucu Madde Kullanımında Zincirleme Suç Nedir?

Suçun maddi unsurunu oluşturan hareket “bulundurma” olduğunda, kesintisiz bir suç söz konusu olduğu için, bulundurmanın uzun süre devam etmesi, suçun da birden fazla olması sonucunu doğurmaz. Öte yandan kullanma birden fazla olsa bile, TCK m.191/2’de öngörülen güvenlik tedbirine yalnızca bir kez hükmedilmesi gerekir. Buna karşılık güvenlik tedbirinin infazının sona ermesinden sonra yeniden uyuşturucu veya uyarıcı madde kullanılması durumunda, söz konusu güvenlik tedbirine ikinci kez hükmedilmesine bir engel yoktur.

Burada üzerinde durulması gereken bir sorun da, kullanılan uyuşturucu maddenin birden fazla tedarik edilmesidir. Böyle bir durumda zincirleme suç kuralları uygulanır ise de, bu durum ancak hakimin TCK m.191/1 uyarınca cezaya hükmettiği durumlar için pratik önem taşır. Buna karşılık hakimin TCK m.192/2 uyarınca tedbire hükmettiği durumlarda, tedarik fiilinin birden fazla olması önem taşımaz.

Av. Buğra Çapa

Av. Buğra Çapa, Tekirdağ Anadolu Lisesi’nden mezun olduktan sonra Maltepe Üniversitesi Hukuk Fakültesi’nde hukuk eğitimi almıştır. 2019 yılında Maltepe Üniversitesi Hukuk Fakültesinden mezun olmuştur.

İlgili Makaleler

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu
Hemen Bilgi Al!