DilekçelerMakalelerimiz

Bilirkişi Raporuna İtiraz Dilekçesi

Bilirkişi Raporuna İtiraz Dilekçesi

6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun Beşinci Bölüm başlığında “Bilirkişi İncelemesi” düzenlenmiştir. Bilirkişi incelemesi 6100 sayılı H.M.K’nun 266. ila 287. maddeleri arasında düzenlenmiştir.

Yapılan yargılama esnasında özel veya teknik bir bilgi gerektiren, hakim tarafından çözümü bilinmeyen konularda bilirkişilerin görüşüne başvurulur. Bilirkişi veya bilirkişi heyetinin raporunu sunmasından sonra mahkemece taraflara bilirkişi raporu tebliğ edilir. Taraflarca bilirkişi raporuna itiraz dilekçesi ve beyan dilekçeleri süresi içinde sunulmalıdır. Bilirkişi raporları takdiri delil niteliğindedir.

Bilirkişi Kimdir?

Yukarıda da belirttiğimiz üzere bilirkişi incelemesi 6100 sayılı H.M.K ile düzenlenmiştir. Ancak bilirkişinin kim olduğu H.MK’nun ilgili maddelerinde tanımlanmamıştır. Bilirkişinin kim olduğu H.M.K’nun 266. Maddesinin 1. fıkrası ile açıklanabilir. “Bilirkişi, özel veya teknik bir bilgi gerektiren, hakim tarafından çözümü bilinmeyen konularda görüşüne başvurulan kişi veya kişilerdir.

Bununla birlikte 6754 sayılı Bilirkişilik Kanunu’nun 2/1-b maddesi uyarınca çözümü uzmanlığı, özel veya teknik bilgiyi gerektiren hâllerde oy ve görüşünü sözlü veya yazılı olarak vermesi için başvurulan gerçek veya özel hukuk tüzel kişisi olarak tanımlanmıştır. Bilirkişi dava konusuna ve niteliğine göre bir veya birden fazla kişi olabilir.

Bilirkişi Raporunun Alınmasına Karar Verilen Haller

Hakim tarafından bilinmeyen, özel ve teknik bilgi gerektiren durumların oluşma imkanı vardır. Bu halde dava dosyalarında mahkeme, bilirkişi incelemesine başvurur. Bu zorunlu hallerin bir kısmı kanunlar ile düzenlenmiştir. Bunlara örnek vermemiz gerekirse;

  • TMK M.165 uyarınca eşlerden birinin akıl hastası olması ve diğer eşin bu sebepten ötürü evlilik birliğinin çekilmez hale gelmesine dayalı olarak boşanma davasında boşanma kararı ancak eşin akıl hastası olup olmadığı resmi sağlık kuruluşundan alınacak olan bir rapor ile tespit edilir.
  • TMK M.409 uyarınca akıl hastalığı veya akıl zayıflığı sebebiyle kısıtlama kararı ancak resmi sağlık kuruluşundan alınacak bir rapor neticesinde verilebilir.
  • TMK M.474 uyarınca akıl hastalığı veya akıl zayıflığı sebebiyle verilen kısıtlama kararı ancak kısıtlama sebebinin kalkmış olduğunu gösteren bir resmi sağlık kuruluşundan alınacak rapor neticesinde verilebilir.
  • TBK M.224 uyarınca hayvan satışında satıcının ayıptan sorumluluğu alınacak bilirkişi raporu ile tespit edilir.
  • TBK M.403 uyarınca işveren ve işçi, işçinin işin sonucunda belli bir pay alması hususunda anlaşmışsa ancak payın belirlenmesinde bir anlaşmazlık söz konusu ise payın belirlenmesinde bilirkişi incelemesi gerekir.

Zorunlu haller haricinde hakim tarafından inşaat, elektrik, mimari, sağlık, işçilik, kira, bankacılık, cari hesaplar gibi likit olan alacaklar, imza örneklerinin incelenmesi ve karşılaştırılması, kadastro, kaza tespitleri (iş kazası, trafik kazası) gibi teknik bilgi gerektiren konularda da bilirkişilerce inceleme yapılması gerektiğine dair karar verir.

Bilirkişi Raporunun Hukuki Niteliği Nedir?

Bilirkişi raporunun hukuki niteliği doktrinde ve Yargıtay içtihatlarında tartışmalı bir konudur. Şöyle ki, bilirkişi raporunun bir delil niteliğinde mi yoksa hakimin yardımcısı niteliğinde mi olduğu konusu hala bir netlik kazanmamıştır.

Bir kısım görüş hakim dosya hakkında karar verirken bilirkişi raporu doğrultusunda karar vermesi gerektiğini söylerken bir kısım ise hakimin bilirkişi raporu ile bağlı olmadığı doğrultusundadır. Ancak yerleşik görüşe göre bilirkişi incelemesi, delil niteliğindedir.

Bilirkişi incelemesi, İspat ve Deliller başlıklı Dördüncü Kısmın Beşince bölümünde yer almaktadır. Bu açıdan bilirkişi raporu delil niteliğindedir diyebiliriz. H.M.K’nun 282. Maddesi ile; “Hakim, bilirkişinin oy ve görüşünü diğer delillerle birlikte serbestçe değerlendirir.” şeklinde hüküm kurulmuştur. Buradan da anlaşılacağı üzere bilirkişi raporunun delil niteliğinde olduğu ve fakat hakimin bilirkişi raporu ile doğrudan bağlı olmadığı kanaatine varılmaktadır.

Hakimin bilirkişi raporunu serbestçe değerlendirmesi hali önem arz etmektedir. Çünkü daha önce de değindiğimiz üzere bilirkişi raporu özel ve teknik bilgi gerektiren konularda sunulan raporlardır. Bu sebeple hakimin teknik bilgisi olmayan bir konuda kişisel görüşüne göre karar vermeyeceği aşikardır. Ancak Anayasa’nın 138. Maddesini de dikkate almak gerekir. Söz konusu madde; “Hakimler, görevlerinde bağımsızdırlar; Anayasaya, kanuna ve hukuka uygun olarak vicdanı kanaatlerine göre hüküm verirler,” şeklindedir.

Dolayısıyla hakim, bilirkişi raporunu değerlendirirken tamamen ona bağlı bir şekilde hareket etmemeli ve fakat yok da saymamalıdır.

  • H.M.K M. 279 – (4) Bilirkişi, raporunda ve sözlü açıklamaları sırasında çözümü uzmanlığı, özel veya teknik bilgiyi gerektiren hususlar dışında açıklama yapamaz; hâkim tarafından yapılması gereken hukuki nitelendirme ve değerlendirmelerde bulunamaz, aksi halde bilirkişi raporuna itiraz dilekçesi ibraz edilmesi gerekecektir.

Önemli : Kanunun lafzından da anlaşılacağı üzere Bilirkişi, hukuki görüş veremeyeceği gibi hukuki değerlendirmelerini raporunda belirtemez.

Bilirkişi Sayısı Nasıl Belirlenir?

H.M.K’nun 267. Maddesi uyarınca sadece bir kişinin bilirkişi olarak tayin edileceği genel kuraldır. Ancak bazı istisnai hallerde bu sayı artar.

Daha öncede belirttiğimiz üzere bilirkişi incelemesi özel ve teknik bilgi gerektiren hallerde yapılır. Dolayısıyla inceleme yapılacak olan konunun çözümlenmesi tek bir bilirkişi ile olamayacak ise birden fazla bilirkişi görevlendirilmesi gerekir.

Birden fazla bilirkişi tayin edilmesi halinde ise bilirkişi sayısı tek olmalıdır. Bir diğer istisnai hal ise kanunlar tarafından birden fazla bilirkişi tayin edilmesinin zorunlu kılındığı hallerdir. Örneğin; 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu ile üç kişiden az bilirkişi görevlendirilemeyeceği hüküm altına alınmıştır.

Bilirkişi Raporunun Hazırlanma Süresi Ne Kadardır?

Bilirkişinin görev alanının belirlenmesinin akabinde dava dosyası teslim edilirken ne kadar süre içerisinde inceleme yapması gerektiği de tutanak altına alınır.

Bilirkişi raporunun hazırlanma süresi hakim takdirine bırakılmışsa da H.M.K’nun 274. Maddesi uyarınca bu süre üç ayı geçemez.

Bilirkişi Raporuna Nasıl İtiraz Edilir?

Bilirkişi süresi içerisinde raporunu tamamlar ve H.M.K’nun 280. maddesi uyarınca mahkemeye fiziken veya elektronik imzalı hali ile teslim eder. Raporun, mahkemeye teslim edilmesinin akabinde H.M.K’nun 280. Maddesi uyarınca raporun örnekleri davanın taraflarına tebliğ edilir.

Bilirkişi raporunun taraflara tebliğ edilmesindeki amaç, tarafların bilirkişi raporunu incelemesi, bilirkişi raporundaki eksikliklerin ve belirsizliklerin giderilmesi için yeni bir bilirkişi raporunun alınmasını talep etmeleri ve itiraz etmeleridir. Dolayısıyla tarafların bilirkişi raporuna itiraz süreleri bilirkişi raporunun tebliğinden itibaren başlar.

Taraflar bilirkişi raporuna itiraz dilekçelerini ve eklerini süresi içerisinde elektronik olarak UYAP sistemi üzerinden veya fiziken mahkemeye sunmalıdır. Bilirkişi raporunun taraflara tebliğ edilmesi ve tarafların bilirkişi raporuna itiraz dilekçesi sunulması hukuki dinlenilme hakkının bir sonucudur. Bilirkişi raporuna itiraz, yazılı veya sözlü olarak yapılabilir.

Kimler Bilirkişi Raporuna İtiraz Edebilir?

Bilirkişi raporuna 6100 sayılı Kanun’un 281. Maddesi uyarınca davacı ve davalı taraf asil olarak veya vekil vasıtasıyla itiraz eder. Vekilin bilirkişi raporuna itiraz edebilmesi için vekaletname ile özel olarak yetkili kılınmasına gerek bulunmamaktadır.

Bilirkişi Raporuna İtiraz Süresi Nedir?

6100 sayılı Kanun’un 281. Maddesi uyarınca taraflar bilirkişi raporuna itirazlarını ve beyanlarını bilirkişi raporunun tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde yapmalıdır.

Hakim tarafından bilirkişi raporuna itiraz süresi kısaltılamaz. Ancak 7251 sayılı “Hukuk Muhakemeleri Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun” ile, 6100 sayılı Kanun’un bilirkişi raporuna itirazı düzenleyen 281. maddesinde; “Bilirkişi raporuna karşı talebin bu süre içinde hazırlanmasının çok zor veya imkânsız olması ya da özel yahut teknik bir çalışmayı gerektirmesi hâlinde yine bu süre içinde mahkemeye başvuran tarafa, sürenin bitiminden itibaren işlemeye başlamak, bir defaya mahsus olmak ve iki haftayı geçmemek üzere ek süre verilebilir.” cümlesi eklenmiştir.

Buradan da anlaşılacağı üzere taraflarca bilirkişi raporuna itiraz süresi içerisinde talep edilmesi halinde hakim tarafından bilirkişi raporuna itiraz edilebilmesi için ek iki hafta süre verilmektedir. Yani bu sayede bilirkişi raporuna itiraz süresi toplamda bir aya çıkmaktadır.

Bilirkişi Raporuna Süresi İçinde İtiraz Edilmezse Ne Olur?

Yukarıda da değindiğimiz üzere bilirkişi raporuna itiraz süresi bilirkişi raporunun tebliğinden itibaren iki haftadadır. Doktrinde bilirkişi raporuna itiraza ilişkin iki haftalık sürenin hak düşürücü süre olup olmadığı hususunda bir kesinlik bulunmamaktadır.

Baskın görüş, bilirkişi raporuna itirazın iki haftalık süre içerisinde yapılmaması halinde bilirkişi raporuna itiraz hakkı düştüğü yönündedir. Bir diğer deyişle bilirkişi raporuna itiraz süresi içerisinde yapılmazsa bilirkişi raporu, taraflar açısından kesinleşecektir. Bu hususta 6100 sayılı Kanun’un 94. Maddesi “Kanunun belirlediği süreler kesindir.” Şeklinde düzenlenmiştir. Hakeza Kanun’un 281. Maddesinin gerekçesi ile de bilirkişi raporuna itiraz süresinin hak düşürücü olduğu belirtilmiştir. Hakeza Yargıtay içtihatları da bu yöndedir.

Bilirkişi raporuna itiraz etmeyen taraf için bilirkişi raporu kesinleşmiş olacağı açıktır. Taraflardan biri bilirkişi raporuna itiraz etmiş ve fakat diğer taraf bilirkişi raporuna itiraz etmemiş ise bilirkişi raporuna itiraz eden tarafın talebi ya da hakimin re’sen takdir etmesi üzerine ek bilirkişi raporu veya yeni bir bilirkişi raporu alınması halinde yeni bilirkişi raporu ile bilirkişi raporuna itiraz eden taraf aleyhine itiraz etmeyen taraf lehine görüş bildirilmesi halinde usuli kazanılmış hak uyarınca itiraz edenin lehine olan ilk rapor dikkate alınacaktır.

Bilirkişi Raporuna İtiraz Edildikten Sonra Ne Olur?

İtiraza ilişkin rapor ibraz edildikten sonra hakim, itiraz ve beyanlar doğrultusunda ek rapor alınmasına ya da yeni bilirkişi raporu alınmasına karar verebilir. Bilirkişi raporunun özel ve teknik bilgi gerektiren hallerde alındığı göz önüne alındığında hakimin ek bilirkişi raporu ya da yeni bilirkişi raporu alınması taleplerini reddetmeyeceği eğer reddedecek ise de bunu gerekçelendirmesi gerekmektedir.

Bilirkişi raporuna itiraz dilekçesi ibraz edildikten sonra, hakimin ek bilirkişi raporu alınmasına karar vermesi halinde ek bilirkişi raporunda, ilk bilirkişi raporuna itiraz edilirken belirtilen eksiklikler ve belirsizlikler üzerinde ayrıntılı inceleme yapılması gerekmektedir. Asıl rapor ile ek rapor arasında tutarsızlıklar bulunmakta ise yeni bir bilirkişi raporu alınması gerekmektedir.

Hakim ek bilirkişi raporu alınmasına karar vermeden de yeni bilirkişi raporu alınmasına karar verme yetkisine sahiptir. İlk rapor ile yeni bilirkişi raporu arasında çelişki ve tezatlık bulunması halinde ise hakim, üçüncü bir bilirkişi raporu alınmasına karar vererek aradaki çelişkilerin giderilmesini sağlamalıdır.

Bilirkişi Raporuna İtiraz Dilekçesi Örneği

İSTANBUL (…) ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

SAYIN HAKİMLİĞİ’NE

DOSYA NO : 2021/12345E.

DAVALI : … A.Ş.

VEKİLİ : Av. Buğra ÇAPA

DAVACI : …. A.Ş.

KONU : ../../2022 Tarihli Bilirkişi Raporuna Karşı İtirazlarımızın Sunulmasından İbarettir.
Bilirkişi tarafından tanzim edilen ../../2022 tarihli raporda;

  • Raporunun 3. Sayfasında “… Böylece; taşınan mal tam ve eksiksiz bir şekilde teslim edilmemiştir. Sevk sırasında malların çoğunun zarara uğradığı hususunda görüşe varılmıştır. Bu değerlendirme gerçekleri yansıtmamaktadır. Müvekkil şirkete kusur atfedilmişse de müvekkil şirketin kusuru söz konusu değildir. Davaya konu olan ürünler davalı tarafa süresi içerisinde ve kusursuz bir şekilde teslim edilmiştir. Davalı taraf, teslim tesellüm tutanakları imzalamış ve irsaliyeler kesmiştir. DOLAYISIYLA BİLİRKİŞİ TARAFINDAN YAPILAN KUSUR HESABI HEM HATALI HEM DE KABUL EDİLEMEZ NİTELİKTEDİR.
  • Davacı tarafça ürünlerin kusurlu olduğu ileri sürülmüştür. Fakat, kusurun niteliği ve müvekkilin sorumluluğu gereği gibi incelenmemiştir. Ürünler keşif yapılarak incelenmemiş, fotoğraflar üzerinden incelenmiştir. Halbuki davaya konu olan ürünler … adrestedir. Eksik inceleme yapılmıştır.

TÜM BU HUSUSLAR BİRLİKTE DEĞERLENDİRİLDİĞİNDE BİLİRKİŞİ TARAFINDAN YAPILAN TESPİTLER HUKUKA VE HAKKANİYETE AYKIRIDIR. SAYIN MAHKEMENİZCE HÜKME ESAS ALINMAMASI GEREKMEKTEDİR.

Sayın Mahkemenizce bu alacak kalemi yönünden dosyanın yeni bir bilirkişiye gönderilmesi veya yeniden hesaplama yapılmak üzere dosyanın ek rapora gönderilmesini talep etmek gerekmiştir.

SONUÇ VE TALEP: Yukarıda arz ve izah edilen hususlarla birlikte;

  1. Bilirkişi tarafından yapılan hesaplamalara itiraz etmekte ve itirazlarımız doğrultusunda dosyanın yeniden hesaplanma yapılmak üzere yeni bir bilirkişiye TEVDİNE,
  2. Sayın Mahkeme aksi kanaatte ise itirazlarımız değerlendirilmek üzere dosyanın EK RAPORA GÖNDERİLMESİNE,
  3. Davanın REDDİNE, Yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı üzerinde BIRAKILMASINA, karar verilmesini Sayın Mahkemenizden saygılarımızla vekaleten arz ve talep ederiz.

Davalı Vekili

Av. Buğra ÇAPA

Av. Buğra Çapa

Av. Buğra Çapa, Tekirdağ Anadolu Lisesi’nden mezun olduktan sonra Maltepe Üniversitesi Hukuk Fakültesi’nde hukuk eğitimi almıştır. 2019 yılında Maltepe Üniversitesi Hukuk Fakültesinden mezun olmuştur.

İlgili Makaleler

2 Yorum

  1. Annem 4 ay önce vefat etti. Babam avukat tutup hakkını istiyor. Ama mal istemiyor. Malların satılmasını ve satıştan doğan hakkını nakit istiyor. HENÜZ DAVA AÇILMADI. Babamın vekalet verdiği avukat, tarafımıza bilirkişi raporunu verdi. Bu raporda malların yani taşınmazların fiyatlarını çok yüksek belirlemiştir. Bununla alakalı tarafınızdan bir itiraz dilekçesi rica ediyorum. Bu dilekçeyi de nereye vereceğim bilmiyorum. Bana yol gösterirseniz sevinirim.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu
Hemen Bilgi Al!